British Longhair Kedisi: Evinizde dolaşan canlı bir oyuncak ayı fikri size de sıcak geliyor mu? Eğer cevabınız evetse, British Longhair kedisi tam da aradığınız dost olabilir! Bu görkemli ırk, meşhur akrabası British Shorthair’in tüm o sakin, asil ve sevimli karakterini alıp, üzerine bir de ipeksi, uzun ve peluş bir kürk ekler. İlk bakışta ciddi ve ağırbaşlı bir İngiliz beyefendis” veya hanımefendisi gibi dursalar da, bu tüy yumağının altında inanılmaz derecede uysal, sadık ve sevecen bir kalp yatar. Onlar, bir evin içinde zarafetle süzülen, yuvarlak yüzleri ve kocaman gözleriyle size her baktığında içinizi ısıtacak varlıklardır.
British Longhair, nispeten yeni bir ırk olarak kabul edilse de, British Shorthair ırkını koruma ve geliştirme çabaları sırasında, muhtemelen Fars (Persian) kedileriyle yapılan melezlemeler sonucu ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, hem Shorthair’in dayanıklılığını hem de Longhair’in göz alıcı kürkünü miras almışlardır. Bu yazıda, bu pofuduk dostlarımızın dünyasına derinlemesine bir yolculuk yapacağız.
British Longhair kedisini tanımlamak için genellikle görkemli, sakin ve peluş kelimeleri kullanılır. Onları diğer ırklardan ayıran en belirgin ve ilk göze çarpan özellikleri, şüphesiz ki yoğun, kabarık ve dokunması keyifli olan tüy yapılarıdır. Bu kürk, onlara sadece asil bir görünüm kazandırmakla kalmaz, aynı zamanda onları tam bir sarılma arkadaşı yapar.
Fiziksel olarak, tıpkı kısa tüylü kuzenleri gibi, tıknaz, kaslı ve güçlü bir vücut yapısına sahiptirler. Yuvarlak hatlar bu ırkın imzasıdır; geniş bir kafa, tombul yanaklar ve birbirinden ayrık duran büyük, yuvarlak gözler onların karakteristik yüz ifadesini oluşturur.
Karakter olarak ise British Longhair, tam bir denge kedisidir. Ne Bombay kedisi gibi sürekli ilgi talep eden bir yapışkan kedi ne de tamamen başına buyruk ve mesafeli bir ırktır. Onlar, sizinle aynı odada olmaktan keyif alan, yanınıza kıvrılan ama kucaktan kucağa gezmeyen, ağırbaşlı ve bağımsız bir doğaya sahiptirler.
British Longhair, orta ila büyük boyutlarda, sağlam kemikli ve kaslı bir ırktır. Göğüsleri geniş, bacakları kısa ve kalındır, bu da onlara o meşhur tıknaz görünümü verir. Erkek British Longhair kedileri genellikle 5 ila 8 kilogram arasında bir ağırlığa ulaşabilirken, dişiler biraz daha narindir ve ortalama 4 ila 6 kilogram ağırlığındadır. Bu yoğun vücut yapısı, onların göründüğünden daha ağır olmalarını sağlar.
Baş yapıları geniş ve yuvarlaktır, tombul yanakları belirgindir. Burunları kısa ve geniştir ancak basık değildir. Kulakları orta küçüklükte ve uçları hafif yuvarlaktır. Gözleri ise bu ırkın en etkileyici yerlerinden biridir; büyük, yuvarlak ve genellikle parlak bakır veya altın tonlarındadır. Ancak tüy renklerine bağlı olarak mavi (colorpoint kedilerde) veya yeşil (gümüş renkli kedilerde) göz renkleri de görülebilir.
Tüyleri ise çift katmanlıdır; alt kürkleri yoğun ve peluştur, üst kürkleri ise ipeksi ve uzundur. Bu çift katmanlı yapı, tüylerinin vücutlarından kabarık durmasını sağlar ve özellikle boyunlarında görkemli bir yaka oluşturur. Mavi (gri) renk en popüler olanı olsa da, British Longhair’ler beyaz, siyah, krem, lila, tarçın, tekir desenleri ve gümüş gölgeliler dahil olmak üzere sayısız renk ve desende görülebilir.
British Longhair, genellikle dayanıklı ve sağlıklı bir ırk olarak bilinir. Ancak, genetik mirasları nedeniyle bazı hastalıklara yatkınlıkları olabilir. British Shorthair ve Fars kedisi soylarından dolayı, iki önemli genetik hastalığa dikkat etmek gerekir.
Bunlardan ilki, kedilerde yaygın bir kalp sorunu olan Hipertrofik Kardiyomiyopati (HCM)’dir. Bu hastalık, kalp kasının kalınlaşmasıyla karakterizedir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Sorumlu yetiştiriciler, ürettikleri kedilerin ebeveynlerine düzenli olarak kalp taraması (ekokardiyografi) yaptırarak bu riski en aza indirmeye çalışırlar.
İkinci önemli genetik risk ise Polikistik Böbrek Hastalığı (PKD)’dir. Özellikle Fars kedisi soyundan gelen bu hastalıkta, böbreklerde zamanla büyüyen ve organ fonksiyonunu bozan kistler oluşur. PKD, basit bir genetik test (DNA testi) ile tespit edilebilir. Bu nedenle bir British
Longhair sahiplenirken yetiştiriciden mutlaka ebeveynlerin HCM ve PKD test sonuçlarını sormak hayati önem taşır. Bunların dışında, uzun tüyleri nedeniyle tüy yumağı (hairball) oluşumuna çok yatkındırlar. Ayrıca, sakin doğaları onları obeziteye meyilli kılar. Düzenli diş bakımı yapılmadığında diş eti hastalıkları da görülebilir.
Eğer aradığınız şey sakinlik, uysallık ve asil bir arkadaşlıksa, British Longhair’in karakteri sizi büyüleyecektir. Bu kediler, aşırı hareketli veya talepkar değillerdir; daha çok ağırbaşlı, gözlemci ve huzurlu bir yapıya sahiptirler. Yavruyken enerjik ve oyuncu olsalar da, yetişkinliğe eriştikçe belirgin bir şekilde sakinleşirler. Günün büyük bir kısmını favori bir pencerenin önünde dışarıyı izleyerek veya konforlu bir koltukta kestirerek geçirebilirler. Ancak bu sakinlik, onların sevgisiz olduğu anlamına gelmez.
British Longhair, ailesine derinden bağlıdır ancak bunu yapışkan bir şekilde göstermez. Sizi kucak için zorlamak yerine, siz koltukta otururken sessizce yanınıza gelip kıvrılmayı veya siz evde dolaşırken sizi sakin adımlarla takip etmeyi tercih ederler. Onlar kucak kedisi olmaktan çok yanınızda oturan kedidir.
Zekaları sayesinde basit oyunlardan ve bulmaca oyuncaklarından keyif alırlar, ancak genellikle yüksek enerji gerektiren uzun oyun seanslarına ihtiyaç duymazlar. Genellikle çok sesli kediler değillerdir; ihtiyaçlarını yumuşak ve sessiz miyavlamalarla ifade ederler. Sakin doğaları sayesinde çocuklarla ve (doğru tanıştırıldıklarında) diğer evcil hayvanlarla çok iyi anlaşırlar.
British Longhair kedisinin bakımı söz konusu olduğunda, akla ilk gelmesi gereken ve en çok emek isteyen konu tüy bakımıdır. O muhteşem peluş kürk, ne yazık ki kendi kendine mükemmel kalmaz. Kısa tüylü kuzenlerinin aksine, British Longhair’ler yoğun bir tüy bakım rutinine ihtiyaç duyar. Tüylerinin keçeleşmesini ve düğümlenmesini önlemek için haftada en az 2-3 kez, tercihen her gün, metal ve ince dişli bir tarakla detaylıca taranmaları gerekir. Özellikle koltuk altları, karın bölgesi ve bacaklarının arası keçeleşmeye en yatkın bölgelerdir. Tüy dökme mevsimlerinde (ilkbahar ve sonbahar) bu tarama sıklığını artırmak gerekebilir.
Beslenme konusunda ise, kaslı yapılarını korumak için yüksek kaliteli, protein ağırlıklı bir diyet şarttır. Ancak bu ırkın en büyük zaaflarından biri iştahıdır ve sakin yapılarıyla birleştiğinde obeziteye çok yatkın hale gelirler. Bu nedenle porsiyon kontrolü hayati önem taşır; mamalarının ölçülü verilmesi ve kilo alımlarının yakından takip edilmesi gerekir. Uzun tüyleri yalamaları sonucu ciddi tüy yumağı sorunları yaşayabilirler, bu yüzden diyetlerine düzenli olarak malt macunu (malt paste) eklemek veya tüy yumağı kontrolü sağlayan mamalar kullanmak şiddetle tavsiye edilir.
British Longhair kedisini ailenize katmadan önce göz önünde bulundurmanız gereken en önemli faktör, tüy bakımı için ayırmanız gereken zamandır. Bu ırk, az bakım gerektiren bir kedi değildir. Eğer her gün 10-15 dakikanızı ayırıp onu tarayamazsanız, tüyleri hızla keçeleşir, bu da kedinizin canının yanmasına ve ciddi cilt sorunlarına yol açabilir. Ayrıca, bu kediler yoğun tüy dökerler. Evinizin her yerinde, kıyafetlerinizde ve mobilyalarınızda tüy görmeye hazırlıklı olmalısınız; bu nedenle alerjisi olan bireyler için uygun bir seçim değillerdir.
Karakter olarak, eğer sürekli kucağınızda oturacak, sizinle yapışık yaşayacak bir kedi arıyorsanız, British Longhair sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Onlar sevgilerini daha mesafeli ve asil bir şekilde göstermeyi tercih ederler.
Sahipleneceğiniz yavrunun veya kedinin, sorumlu bir yetiştiriciden gelmesi ve ebeveynlerinin HCM (kalp) ve PKD (böbrek) hastalıkları için test edilmiş olması, gelecekte yaşanabilecek büyük sağlık sorunlarının ve kalp kırıklıklarının önüne geçmek için çok önemlidir. Son olarak, uzun tüyleri dışarının kirini, çamurunu ve parazitlerini kolayca toplayacağı için kesinlikle bir iç mekan kedisi olarak bakılmalıdırlar.
