Bombay Kedisi: Evde küçük bir panter besleme fikri kulağınıza nasıl geliyor? Eğer bu fikir sizi heyecanlandırıyorsa, ancak vahşi bir hayvanın sorumluluklarından çekiniyorsanız, Bombay kedisi ile tanışma vaktiniz gelmiş demektir! Bu ırk, adeta vahşi doğadan fırlamış gibi görünen, parlak, zifiri siyah tüyleri ve hipnotize edici bakır veya altın rengi gözleriyle tanınır. Ancak bu çarpıcı görünümün altında, tam bir kucak kedisi yatar.
Bombay kedileri, insan sevgisiyle dolu, son derece sosyal ve oyuncu karakterleriyle bilinirler. 1950’lerde Amerika’da, siyah bir Amerikan Shorthair ile koyu kahverengi (sable) bir Burmese kedisinin melezlenmesiyle bilinçli olarak geliştirilmiş bir ırktır.
Amaç, Burmese kedisinin sevecen karakterini, ancak bir panterin minyatür görünümünü taşıyan bir kedi yaratmaktı. Sonuç mu? Mükemmel bir aile dostu, ilgi delisi ve ev yaşamının tam merkezinde olmayı seven, ipek gibi tüylere sahip bir harika. Bu yazıda, bu “salon panterinin” tüm detaylarına birlikte göz atacağız.
Bombay Kedisi
Bombay kedisi tek kelimeyle “çarpıcı” olarak özetlenebilecek bir ırktır. Onu diğer siyah kedilerden ayıran en belirgin özelliği, tüylerinin adeta cilalanmış gibi parlak olmasıdır.
Fiziksel olarak orta boyutta, ancak şaşırtıcı derecede ağır ve kaslı bir yapıya sahiptirler. Görünüşleri zarif olsa da, onları kucağınıza aldığınızda yoğun kas kütlelerini hissedersiniz. Gözleri, ırkın imzası niteliğindedir; büyük, yuvarlak ve mümkün olduğunca parlak bakır veya altın rengindedir.
Karakteristik olarak ise Bombay kedileri, ilgiye doymayan, son derece sosyal canlılardır. Onlar bir “velkro kedi” (yapışkan kedi) olarak bilinirler; sahiplerini ev içinde odadan odaya takip eder, her aktivitenin bir parçası olmak isterler. Zekaları oldukça yüksektir, bu da onları eğitilebilir yapar, ancak aynı zamanda sürekli zihinsel uyarılmaya ihtiyaç duydukları anlamına gelir.
Bombay kedisi kaslı ve yoğun bir vücut yapısına sahip, orta büyüklükte bir ırktır. Onları “cebindeki tuğla” olarak tanımlayanlar vardır; çünkü göründüklerinden çok daha ağırdırlar. Erkek Bombay kedileri genellikle 4 ila 5.5 kilogram arasında bir ağırlığa sahipken, dişiler biraz daha narindir ve ortalama 3 ila 4.5 kilogram ağırlığındadırlar. Omuz yükseklikleri de ortalama bir ev kedisi boyutlarındadır. Bu ırkın alametifarikası, kısa, çok ince ve vücuda yapışık olan tüyleridir.
Tüyleri kökten uca kadar zifiri siyahtır; beyaz tek bir tel veya leke genellikle istenmez. Bu tüylerin dokusu saten veya ipek gibidir ve sağlıklı bir Bombay kedisi ışık altında belirgin bir şekilde parlar. Baş yapıları yuvarlaktır, burunları çok basık olmasa da (Persian kedileri gibi) Amerikan Shorthair’e göre daha kısadır, bu da onlara sevimli ve karakteristik bir yüz ifadesi verir.
Gözler büyük, yuvarlak ve birbirinden oldukça ayrıktır. Gözler için parlak bakır renginin en yaygın renk olduğu düşünülse de, koyu altın tonları da yaygındır. Yavruyken gözleri mavi veya gri olabilir, ancak genellikle altı aylık olduklarında altın veya bakır rengine dönerler.
Çoğu insan Bombay kedilerinin sağlıklı ve güçlü bir cins olduğunu düşünür. İyi bakım alırlarsa ve sık sık veterinere giderlerse uzun ve mutlu bir hayat yaşayabilirler. Ancak Burma kökenli oldukları için bazı genetik özelliklere sahip olabilirler. Hipertrofik Kardiyomiyopati (HCM), bu cinsin sahip olabileceği en ciddi sağlık sorunlarından biri olan bir kalp hastalığıdır.
HCM, kalp kasının kalınlaşmasıyla karakterize bir durumdur ve maalesef kedilerde yaygın bir kalp sorunudur. Sorumlu yetiştiriciler, bu hastalığın önüne geçmek için ebeveyn kedilere düzenli olarak tarama yaptırırlar. Bunun dışında, Burmese kedilerinden gelen bir diğer potansiyel sorun, “Burmese Baş Defekti” olarak bilinen nadir bir kraniyofasiyal (kafatası ve yüz) anomalisidir; ancak bu durum sorumlu yetiştirme programlarıyla büyük ölçüde azalmıştır.
Bombay kedisinin burnu kısa olduğu için (brakisefalik olmasalar da) bazı kişilerde hafif solunum veya sinüs sorunları görülebilir. Tüm kediler gibi, diş eti iltihabı ve tartar oluşumu gibi diş sorunları da yaşama olasılığı yüksektir. Bu sorunları önlemek için dişlerinize iyi bakmalı ve düzenli olarak veteriner hekime görünmelisiniz.
Arkadaş canlısı, aktif ve sürekli sizinle ilgilenen bir kedi istiyorsanız, Bombay kedisi sizin için mükemmel bir kedi olabilir. Utangaç ve bağımsız kedi klişesinin tam tersidirler. Bombay kedileri, insan merkezli bir karaktere sahiptir; aile üyeleriyle, özellikle de “seçtikleri” o bir kişiyle inanılmaz derecede güçlü bir bağ kurarlar.
Günün her anında sizinle olmak isterler; siz yemek yaparken mutfak tezgahında sizi izler, televizyon izlerken kucağınıza kıvrılır ve gece yatağınızda, tercihen yorganın altında sizinle uyumak isterler.
Bu bağlılıkları o kadar güçlüdür ki, uzun süre yalnız bırakılmaktan hiç hoşlanmazlar ve ayrılık kaygısı geliştirmeye meyillidirler. Bu nedenle, günün büyük çoğunluğunda evde kimsenin olmadığı aileler için ideal bir ırk değillerdir.
Zekaları da karakterlerinin önemli bir parçasıdır. Bulmaca oyuncaklarını severler, kapıları nasıl açacaklarını öğrenebilir ve hatta at-getir gibi oyunları oynamaktan keyif alabilirler. Çocuklarla ve (doğru tanıştırıldıklarında) köpekler dahil diğer evcil hayvanlarla genellikle çok iyi anlaşırlar. Eve gelen misafirleri kapıda karşılamaktan çekinmez, aksine ilgi odağı olmaya bayılırlar.
Bombay kedisinin bakımı, özellikle tüy bakımı söz konusu olduğunda, şaşırtıcı derecede kolaydır. Tüyleri kısa ve vücuda yapışık olduğu için neredeyse hiç düğümlenmez ve çok az dökülür. Haftada bir kez yumuşak bir fırça veya güderi bir bezle tüylerini silmek, ölü tüyleri toplamak ve doğal yağların dağılmasını sağlayarak o muhteşem parlaklığı korumak için yeterlidir. Yıkanmaya ise neredeyse hiç ihtiyaç duymazlar.
Beslenme konusunda ise Bombay kedileri, yüksek kaliteli bir protein diyetine ihtiyaç duyar. Kaslı yapılarını korumak için hayvansal protein açısından zengin mamalar tercih edilmelidir. Bu ırkın iştahı oldukça iyidir ve sevgi dolu yapıları, fazladan mama veya ödül istemek konusunda onları usta birer manipülatör yapabilir. Bu nedenle, obeziteye yatkın olabilirler.
Porsiyon kontrolü çok önemlidir; mamalarını ölçerek vermek ve kilo alımını yakından takip etmek gerekir. Yaş mama, hem hidrasyonu artırmak hem de karbonhidrat alımını düşük tutmak için diyetlerine dahil edilebilir. Ayrıca, zeki ve enerjik oldukları için düzenli oyun seansları ve tırmanma alanları gibi çevresel zenginleştirme unsurları, onların hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı için şarttır.
Bir Bombay kedisini ailenize katmaya karar vermeden önce, bu ırkın özel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmanız çok önemlidir. Bu kediler, dekoratif veya kendi kendine yeten bir evcil hayvan değildir. Onlar, tam zamanlı bir aile üyesi olmayı talep eder. En önemli faktör, ilgi ve zaman ihtiyacıdır.
Eğer yoğun bir iş temponuz varsa ve eviniz günün 8-10 saati boş kalıyorsa, bir Bombay kedisi muhtemelen mutsuz olacak ve ayrılık kaygısı geliştirecektir. Bu durumda, ona arkadaşlık edecek ikinci bir kedi (tercihen benzer enerji seviyesinde) sahiplenmek iyi bir çözüm olabilir.
İkinci olarak, Bombay kedileri son derece sosyaldir ve ilgi odağı olmayı severler. Eğer sakin, mesafeli bir kedi arıyorsanız, bu ırk size göre değildir; Bombay kedisi her işinize dahil olmak isteyecektir. Kısa tüyleri nedeniyle soğuğa karşı oldukça hassastırlar.
Kış aylarında evin sıcak tutulması gerekir ve genellikle kalorifer peteklerinin yanında veya yumuşak battaniyelerin altında uyumayı tercih ederler. Kesinlikle bir iç mekan kedisi olmalıdırlar; hem kısa tüyleri onları dışarının tehlikelerinden ve hava koşullarından korumaz hem de zifiri siyah renkleri, özellikle geceleri, arabalar için onları görünmez kılabilir.
